Gora
Raamatust
Hindistan’da kastlar arasındaki keskin farklar toplumsal yapının içine öyle bir işlemiştir ki bu fark semtlerdeki evlerin durumlarından rengine, soy ağacı oluşturmadan eş seçimine kadar kural koyucu bir sistem hâline gelmiştir. Böyle bir sistemin getirdiği ayrışmalar, toplumsal birliği bozmanın yanı sıra halkı ortak unsurlardan uzaklaştırmış, birbirinden bağımsız alt kültürler meydana getirmiştir. Hindistan’ın değişen yüzünü temsilen felsefi didaktik öğretileri ile kitaba adını veren Gora, işgal altındaki ülkesine gönülden bağlıdır. Hindistan’ın kurtuluşunun önünde engel teşkil eden İngilizlere şiddetle başkaldırır. İngilizlere olan hayranlığın karşısında sıkı sıkıya geleneklerine sahip çıkar. “Doğup büyüdüğünüz yurdunuza karşı sevgi duymadıkça ve o yurtta yaşayan halkın yanında bulunmadıkça, sizin o yurdu küçük gören tek kelimenize bile katlanacağımı sanmayın!” Ancak insan doğduğu vatanı ve inanacağı dini seçemez, hazır bir yapının içine dâhil oluverir bir anda. Bu dayatmanın içinden çıkış kapısının anahtarı da yine kişinin kendi elindedir. Kapıdan bir kez çıktıktan sonra kişi, kendini bulmanın ve tanımanın özgür iradesine sahip olacaktır. “Kutsal kitabın emirlerinden biri de insanın kendisini tanımasıdır. Kendini tanımak denilen şey, özgürlüğe ulaşmaktır.”